Bergen

Halis Serbest, şarkıcı Bergen’i öldüren eski eşi olarak bilinir. Onun hayatı, trajik bir hikayeye sahiptir. Bergen, 1989 yılında boşandığı Halis Serbest tarafından öldürülmüştür. Bu dramatik olayın ardından, Bergen’in yaşamı, müziği ve kişiliği birçok insanın ilgisini çekmiştir.

Mart ayında vizyona giren ‘Bergen’ filmi, şarkıcının hayatını konu alır ve başrollerini Farah Zeynep Abdullah, Tilbe Saran ve Erdal Beşikçioğlu üstlenir. Film, yoğun ilgi görmüş ve izleyiciler tarafından merakla takip edilmiştir. Ancak, Halis Serbest, filmi izlemeden önce avukatı aracılığıyla Kozan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak gösterimin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı alınmasını talep etmiştir. Mahkeme, bu talebi reddetmiştir.

Filmin vizyona girmesinin ardından Halis Serbest, aynı gerekçe ve ölüm tehditleri aldığı iddiasıyla Kozan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne maddi-manevi tazminat davası açmıştır. Filmin yapım şirketi ise dava dilekçesine itiraz ederek filmde ‘kişilik haklarına saldırı’ olmadığını ve davacının hayati tehlikesi olduğu iddiasının gerçekten çok uzak ve hayatın olağan akışına aykırı olduğunu savunmuştur. Halis Serbest’in avukatı, manevi olarak 300 ile 500 bin arasında bir tazminat talep edeceklerini belirtmiş ve miktarın filmden elde edilecek gelire göre hesaplanacağını ifade etmiştir. Ayrıca, müvekkilinin tazminatı kazanması durumunda bunu derneklere bağışlayacağı da belirtilmiştir¹².

Bu olay, hem hukuki hem de insan hikayesi boyutunda önemli bir davadır. Bergen’in trajik ölümü ve ardından gelen film, kamuoyunda büyük yankı uyandırmıştır. Ancak, bu tazminat davası, kişilik hakları ve sanatın sınırları konusunda da düşündürücü bir örnek teşkil etmektedir.